{ "title": "Beyin Ödemi", "image": "https://www.beyin.gen.tr/images/beyin-odemi.jpg", "date": "21.01.2024 14:43:58", "author": "evin esen", "article": [ { "article": "
Beyin Ödemi, beyin ödemi su ve sodyum içindeki artma sebebiyle beyin hacmindeki artış olarak tanımlanır. Beyin ödemi ile ilgili klinik bulgu ya yoktur ya da çok azdır. Ancak ciddi olduğunda beyin ödeminin çeşitli formlarını solunum ve dolaşımın medular yetmezliğini içeren beyin ödeminin önemli bulgularına neden olur.

Beyin Ödemi Tedavisi Nasıl Yapılır?

Ödem tedavisinde tek ilke, neden olan hastalık ya da hastalıkların ortaya çıkarılmasıdır. Bunun için pek çok tetkikler uygulanır. Bu tetkiklerden elde edilen sonuçlara göre uygun tedavi planı yapılır. Önlem olarak ne yapılabilir:
Kafa boşluğunda beynin çeşitli bölümlerinde gelişen urlara beyin tümörleri denir. Kafa içinde basınç artmasına ve beyin ödemine bağlı olarak baş ağrıları, baş dönmesi, kusma gibi genel belirtilerle kendini gösterir. Beynin ön kısmında oluşan urlar da ruhsal bozuklukların ve kişilik değişikliklerinin görülmesi karakteristiktir. Önceleri durgunluk, unutkanlık, sonra aşırı sinirlilik ve psişik bozukluklar meydana gelir. Bazı tümörler beyin zarında lokal iritasyona bağlı olarak Jackson tipi epilepsiye sebep olabilirler. Tümörün tuttuğu beyin merkezlerine göre, parietal bölgedekiler konuşma bozuklukları, oksipital bölgedeki tümörler görme bozuklukları, koku, işitme ve görme bozuklukları, küçük veya büyük görme gibi belirtiler meydana getirirler. Baş dönmesi kulak çınlaması ve ilerleyici işitme kaybı ile oluşan Menier sendromu beyin tümörlerinin tipik bir lokalizasyonu sonucu meydana gelir.

Beyin dokusundan oluşan urlara gliom denir, erken belirti gösterirler. Beyin zarlarından oluşan urlar beyine basınç yaparak kendilerini gösterirler, beyin dokusuna yayılmazlar. Sinirlerden kaynaklanan urlar nörinom olarak adlandırılırlar. Ayrıca beyin damarlarının urlaşması ile oluşan hemangiomlar veya çeşitli dokulardan oluşan urlar da vardır. Bazı hastalıkların neden olduğu sifiloma, tüberkiloma ve aktinomikoma gibi urlar da kafa içinde görülen diğer ur türleridir. Bütün bu tümörlerin ortak belirtileri kafa içi basıncının artmasına bağlı olarak baş ağrısı şeklinde başlar. Birden başlayan ağrı bazen birkaç dakika, bazen 1-2 saat sürüp geçer. Öksürük, ıkıntı, bağırma, baş hareketleri gibi nedenlerle başlayan ağrılarda vardır. Bulantısı olmayan kusmalar, nabız yavaşlaması, görme bozuklukları, ruhsal değişmeler bulunabilir.

Tümörlerin motor alanları tutması halinde bazı reflekslerin kaybolması, bazı reflekslerin arması şeklinde görülür, hatta felçler meydana gelebilir. Hipofizin eozinofil hücrelerinden çıkan adenom şeklinde urlar gençlerde devliğe, yetişkinlerde akromegali sendromuna yol açarlar. Bazofil hücrelerin tansiyon yüksekliği, şişmanlık, kıllanma gibi belirtilere sebep olur. Hipofizin kromofob hücrelerinin adenomu ise hipopituitarizm sendromu yaparlar. Fröchlich sendromu da denen bu hastalık erkeklerde cinsel isteksizlik ve sekonder karakterlerinde gerilme ve kılların dökülmesi gibi belirtiler gösterir. Ayrıca başka organlarda meydana gelen urların, örneğin akciğer, meme, deri, bağırsak ve böbrek kanserlerinin metastazları da beyinde yerleşir. Beyin tümörlerinin bazıları beyin cerrahları tarafından ameliyatla tedavi edilebilmekte, bazılarına ise ancak sitostatik ilaçlar veya radyasyon tedavisi uygulanabilir. Beyin urları kan tahlili, beyin-omurilik sıvısının tahlili, göz dibi muayenesi ve röntgen muayenesi gibi yardımcı muayene yöntemleriyle ve sinir hastalıkları uzmanı doktorların nörolojik muayenesiyle teşhis edilirler. Bazı hastaların göz dibi muayenelinde papilla ödemi vardır. Ayrıca serebral, beyin elektrosu, ultrason, tomografi gibi daha özel muayene ve teşhis metotları kullanılır.
" } ] }